AKIL HASTALARININ TEDAVİ YÖNTEMLERİ
- Anadolu Şifahane
- 17 Tem 2021
- 1 dakikada okunur
Bu tarz hastanelerin ilk örneği Gevher Nesibe Şifahanesidir. Elbette ki bu muazzam kurumlar, zamana göre daha ileriki metodları uyguluyorlardı ve Türkler akıl sağlığını yitirmiş hastalara, bir hasta insan muamelesi yapma şerefine erişmiş ilk kavimdir.
Fârâbî, Râzi ve İbn Sinâ gibi Türk-İslâm hekimlerinin psiko-somatik hastalıkların ilaç; meşguliyet ve müzikle tedavi metotlarının gerek Selçuklu ve gerekse Osmanlı hekimleri tarafından hastanelerde tatbik edilerek 18. yüzyıla kadar geliştirdikleri görülmektedir.
15. yüzyılda bile akıl hastalarına özgü hastaneler mevcuttu. Bu hastalar müzik ile tedavi yönteminin yanında, özel yiyecekler, çiçekler - kokular ve görsel öğeler ile tedavi ediliyordu. Özellikle hastalara, kuş etleri yediriliyordu. Tüm hastaların yattıkları odalara iki pencere konuluyordu. Pencerelerin manzaralarında genellikle gül bahçeleri olurdu. Türk psikiyatrları, özellikle “ateh-i kable’l-miâd” olarak ifade ettikleri erken bunama (bugün bilinen adıyla şizofreni) ve “mal-i hülya” olarak ifade ettikleri melankoli ile “kara sevda” dedikleri histeri ile ilgili yoğun ve hummalı çalışmalar yapmışlar, söz konusu alanlarda fazlaca tecrübeye sahip olmuşlardı Kaynak :
Emine Begüm Kanikey Güvenç ,2016,İstanbul Anadolu Selçuklu ve Osmanlı Dönemindeki Şifahaneler ve BU Şifahanelerde Uygulanan Tedavi Metodları ,Maltepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sanat Politikaları ve İşletmeciliği Anabilim Dalı ,Yüksek Lisans Tezi

Comments